Değerli Paydaşlarımız,
2021 yılı, Koronavirüs Salgını’nın
ekonomik ve toplumsal hayata
yansıyan olumsuz etkilerini gidermek
için normalleşme adımlarının atılmaya
başlandığı ve pandemiye karşı
deneyim kazandığımız bir yıl oldu.
Aşılamanın başlaması ve kısıtlamaların
kademeli kalkması ile birlikte özellikle
imalat ve hizmet sektörlerinde
ekonomik hareketlilik gözlendi. IMF
hesaplamalarına göre 2020 yılında
%3,1 daralan küresel ekonominin 2021
yılında %5,9 büyümesi bekleniyor.
Söz konusu yüksek küresel büyüme,
salgınla mücadele konusunda kapasite
farklılıkları ve aşıya erişim gücündeki
ayrışma nedeniyle dünya genelinde
aynı ölçüde olmadı ve bu da hem
ülkeler arası hem de ülkelerin kendi
içindeki eşitsizlikleri hızla artırdı.
Önümüzdeki dönemde ise ekonomik
büyüme, virüsün yeni varyantlarının
ortaya çıkmasıyla kısıtlamaların
tekrar gündeme gelmesi, devam eden
arz sıkıntıları, artan enerji fiyatları
gibi sebeplerle aşağı yönlü riskler
barındırıyor.
2021 yılında hükümetlerin uyguladığı
destekleyici mali ve para politikaları,
ekonomilerde normalleşme sürecini
hızlandırarak talep koşullarında
iyileşme sağlarken, bir yandan da
tedarik zinciri sorunlarının yol açtığı
arz-talep dengesizliği ile birleşerek
birçok ülkede enflasyonun hızla
artmasına neden oldu. Tedarik
zincirlerinde yaşanan sorunlar devam ederken emtia ve enerji fiyatlarındaki
yukarı yönlü dalgalanmalar fiyatlar
üzerindeki baskıyı artırdı. Fiyat
artışlarının etkisi hem gelişmekte
olan ülkelerde hem de gelişmiş
ülkelerde yüksek enflasyon
tehdidini ortaya çıkardı. Özellikle
gelişmiş ülke merkez bankaları, yılın
genelinde enflasyondaki hızlı artışı
Koronavirüs Salgını kaynaklı geçici
faktörlere bağlarken, yılın sonuna
gelindiğinde birçok merkez bankasının
enflasyondaki artışın beklenenden
daha kalıcı olacağını kabul ettiğini
görüyoruz. Enflasyonist baskılar
karşısında birçok gelişmekte olan ülke
merkez bankası faiz artırımları yoluyla
para politikalarını sıkılaştırmaya
başlarken, 2022 yılında Fed’in de
parasal desteğini beklenenden çok
daha hızlı geri çekmeye başlayacağı
anlaşılıyor.
Türkiye ekonomisi ise 2021 yılı
genelinde; büyüme, cari açık ve
bütçe dengesi konularında güçlü
bir performans sergiledi. Önceki yıl
yaşanan parasal genişlemenin etkisi
ve ekonomiye verilen destekler ile iç
talep gücünü korurken, Avrupa Birliği
başta olmak üzere küresel ekonomide
yaşanan toparlanma da dış talebi
olumlu etkileyerek büyümeye önemli
katkı sağladı. Bütçe tarafında ise
güçlü iç talep ile vergi gelirlerindeki
artış ve vergi yapılandırmalarından
gelen katkının belirleyici olduğunu
söyleyebiliriz. 2021 yılında 14,9 milyar
ABD doları açık veren cari denge bir
önceki yıla kıyasla 20,7 milyar ABD doları iyileşme kaydederken, cari
açık/GSYH oranı %1,9 oldu. Bütçe
açığı/GSYH oranı ise Orta Vadeli
Program Hedefi olan %3,5 seviyesinin
altında %2,9 seviyesinde gerçekleşti.
Türkiye ekonomisinin 2021 yılında
%10 üzerinde bir büyüme performansı
sergilediği tahmin ediliyor. Yılın
genelinde, Koronavirüs Salgını’na bağlı
arz kısıtlarının enflasyon üzerindeki
baskısı devam etti. Buna ek olarak yurt
içinde güçlü seyreden iç talep, kamu
fiyat/vergi ayarlamaları, hükümetin
ilan ettiği “Yeni Ekonomi Modeli”
kapsamında Eylül ayından itibaren
yapılan 500 baz puan faiz indirimi ve
Türk lirasında artan oynaklık ile birlikte
enflasyon hızlanarak yıl sonu itibarıyla
%36,08 seviyesine yükseldi.
Aralık ayında Hazine ve Maliye
Bakanlığı ve TCMB’nin TL’deki
değer kaybının önüne geçme ve
dolarizasyonu engelleme amacıyla
açıkladığı yeni uygulama ve tedbirler
sayesinde TL’deki değer kaybının bir
kısmı hızla geri alınırken, uygulamalara
reel sektör de destek verdi. 2022
yılında bu uygulamaların dövize olan
talebi dengeleyerek aşırı oynaklığın
önüne geçmesi beklenirken, bütçe
dengesine olan etkileri de yakından
takip edilecek. Ayrıca 2022 senesinde
enflasyonla mücadele kapsamında
atılacak adımlar ve alınacak önlemler
kritik önem taşıyacak.
Dijital dönüşüm yolculuğunda
geleceğin teknolojilerine şimdiden
yatırım yaparak yenilikçi ürün
ve hizmetleri hayata geçiren,
mutlu çalışan ve mutlu müşteriler
yaratmak hedefleriyle çalışmalarını
sürdüren Fibabanka, sektörde fark
yaratmaya 2021 yılında da devam
etti. Bu stratejinin pozitif sonuçlarını
bilançosuna yansıtan Banka, 2021 yıl
sonu itibarıyla müşteri sayısını 3,5
milyon seviyesine çıkartırken 2021
yılını 410 milyon Türk lirası net kâr ve
45,2 milyar Türk lirası aktif büyüklüğü
ile kapattı. Banka’nın özkaynak kârlılığı
%19,6, sermaye yeterlilik rasyosu ise
%23,5 seviyesinde gerçekleşti.
Fiba Grubu’nun finans sektöründeki
köklü deneyiminden güç alarak
önemli başarılara imza atmayı
sürdüren Fibabanka, “Türkiye’nin En
Sevilen Bankası Olmak” vizyonuyla
hizmet kalitesini istikrarlı bir şekilde
artırmakta ve bankacılık sektöründe
emin adımlarla ilerlemektedir.
Bu vesileyle, özverili çalışanlarımıza, iş
ortaklarımıza, kıymetli müşterilerimize
ve tüm paydaşlarımıza teşekkür ederiz.
Saygılarımla,
HÜSNÜ M. ÖZYEĞİN
Yönetim Kurulu Başkanı
Değerli Paydaşlarımız,
Fibabanka olarak, Koronavirüs
Salgını’nın etkilerinin devam ettiği
bir yılı daha hedeflerimize ulaşarak
geride bıraktık. 2021 yılında da
birincil önceliğimiz, çalışanlarımızın
ve müşterilerimizin sağlığı oldu. Bu
yaklaşımla hızlı ve kolay bankacılık
hizmetlerimizi müşterilerimizle
buluşturarak kesintisiz hizmet vermeyi
sürdürdük.
Pandemi birçok sektörde olduğu
gibi bankacılık sektörünün de
dijitalleşmesine doğal bir ivme
kazandırdı. Değişime açık, esnek,
operasyonel ve bilişim altyapısı sağlam
bankalar bu sürece daha çabuk adapte
oldu. Dijitalleşme ile birlikte mekândan
bağımsız çalışma gibi bazı konularda
da süreçlerin hızlandığını, hatta bu
açıdan değerlendirdiğimizde kurumlara
olumlu katkı yaptığını da söylemek
mümkün. Diğer yandan bu süreçte
lojistik ve e-ticaret sektörlerinin önemi
artarken tedarik zinciri sistemlerinin
dijitalleşmesi ve finansmanına yönelik
çalışmalar da hızlandı. Sağlıklı nakit
akışının temini için finansmana hızlı
erişim çözümleri, tahsilat kanallarına
yönelik fintek yatırımlarının hız
kazandığını da söyleyebiliriz.
Böyle bir konjonktürde Fibabanka
olarak, ekosistem ve platform
bankacılığı faaliyetlerimiz kapsamında
müşteri tabanımızı hızla genişleterek
büyümemizi sürdürüyoruz. 2021 yılında
Türkiye’nin önde gelen markalarıyla kurduğumuz iş ortaklıklarının
sağladığı sinerjiyle müşteri sayımızı
3,5 milyon seviyesine taşıdık. Bireysel
kredilerimiz %135 artışla 6,2 milyar
Türk lirası olurken dijital kanallardaki
müşteri sayımız da %129 artışla
1 milyona ulaştı. Önümüzdeki dönemde
iş ortaklıklarımızın sayısını daha da
artırarak müşterilerimizin ihtiyaç
duydukları her an ve her yerde
yanlarında olmaya devam edeceğiz.
Diğer yandan kararlı bir şekilde
yürüttüğümüz dijital dönüşüm
yatırımlarımızla bu dönemde
de müşterilerimize ve çözüm
ortaklarımıza değer yaratan çözümler
sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Bu yaklaşımın etkilerini finansal
performansımıza yansıtarak 2021
yılını, 45,2 milyar Türk lirası aktif
büyüklük ve 410 milyon Türk lirası
net kâr ile kapattık. Ekosistem
bankacılığı çalışmalarımız kapsamında
geliştirdiğimiz marka ortaklıkları
ve dijital yatırımlarımızın pozitif
etkisiyle toplam kredi büyüklüğümüz
22 milyar Türk lirası seviyesine ulaştı.
Kredilerimizin toplam aktiflerdeki payı
ise %49 oldu. Aynı dönemde müşteri
mevduat büyüklüğümüz de, toplam
pasifler içindeki %55 payıyla 25 milyar
Türk lirası oldu.
Ana hissedarımız Fiba Holding’in
sağlam sermaye yapısından güç
almaya devam eden Bankamız, 2021
yıl sonu itibarıyla %19,6 oranında
özkaynak kârlılığı ve %23,5 oranında
sermaye yeterlilik oranına ulaştı.
Dijital Dönüşüm Yolculuğumuz
Devam Ediyor
Teknolojik altyapımızda yaptığımız
yatırımlarla birlikte müşterilerimizin
ihtiyaçlarına uygun yenilikçi çözümler
üretmeyi 2021 yılında da sürdürdük.
Fibabanka Mobil ve İnternet Bankacılığı
kanallarımızda son bir yılda birçok
önemli ürün ve hizmeti hayata geçirdik,
dijital müşteri sayımızı 2,5 katına
çıkardık. 2021’de 1 milyonu aşan
dijital müşterimiz, Fibabanka Mobil ve
İnternet Bankacılığı kanallarımızdan
birçok işlemi tek yerden kolayca
yapabilme imkanına erişti. Ayrıca,
FibaFX ile 5/24 döviz ve kıymetli
madem alım satım işlemleri, avantajlı
faiz oranları ile Kiraz Hesap açılışı,
FibaBorsa ile hisse alım satımı ve
ücretsiz canlı borsa takibi ve anlaşmalı
kripto para platformlarına direkt
olarak 7/24 Türk lirası para transferi
gibi birçok yatırım işlemini de dijital
kanallarımızdan gerçekleştirdi.
Diğer yandan, yıl içinde yeni yasal
düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile
birlikte potansiyel müşteri adaylarımız
için “uçtan uca dijital müşteri edinimi”
süreci olan Görüntülü Bankacılık
hizmetimizi hayata geçirdik. Artık
uzaktan Fibabanka müşterisi olabilmek
için müşteri adaylarımızın, çipli
T.C. kimlik kartına ve NFC özelliğini
destekleyen bir cep telefonuna sahip
olmaları yeterli oluyor.
Fibabanka olarak, teknolojiye olan
hakimiyetimiz ile finansal ihtiyaçlara
yönelik kişiye özel dijital çözümler
sunmaya devam ettik. İçinde
olduğumuz uzaktan iletişim döneminde
müşterilerimizin tüm temel finansal
ihtiyaçlarında en iyi kullanıcı deneyimi
sunmaya verdiğimiz önem ile büyük
veri teknolojisi ve veri bilimi alt
yapısına yatırım yapmayı da sürdürdük.
Servis Bankacılığında Öncü
Fibabanka
2021 yıl sonunda yayımlanan “Dijital
Bankaların Faaliyet Esasları ile Servis
Modeli Bankacılığı” yönetmeliği ile
Türk bankacılık ve finans dünyasında
yeni bir dönemin kapısı aralanmış oldu.
Bu gelişme ile bankacılık sektöründe
finansal inovasyonun daha çok teşvik
edildiğine tanıklık edeceğiz.
Biz de Fibabanka olarak, 2021 yılında
dijital bankacılık ve konvansiyonel
bankacılığı sentezleyen yapımızla
müşterilerimizi en iyi şekilde
anlamaya ve onlara çözümler sunmaya odaklandık. Bunu da sezgilere değil,
veriye dayalı karar mekanizmalarıyla
yapmaya önem verdik. Amacımız,
dijital dünyada sahip olduğumuz güçlü
kaslarla bankacılık hizmetlerimizi
birleştirip müşterilerimizin bankacılık
ihtiyaçlarını dijitalleştirerek benzersiz
bir bankacılık deneyimi sunmak
oldu. Bu doğrultuda ana stratejimizi
“Ekosistem ve Platform Bankacılığı”
üzerine kurgulayarak, ekosistem
bankacılığını en iyi uygulayan banka
olarak sektörde rol model olmaya ve
Türkiye’nin önde gelen markalarının
müşterilerine hem online hem de
offline kanallarda kredi kartına bir
alternatif olarak alışveriş kredisini
bir ödeme seçeneği olarak sunmaya
devam ettik. Doğru anda ve sağlam
altyapıyla hayata geçirilen finansal
servislerin, markaların satışlarını ve
müşteri memnuniyetini artırmada çok
önemli katkılar sağladığını da yakından
gördük.
Sahip olduğumuz bankacılık kabiliyeti,
nitelikli insan kaynağı ve finansal
teknolojilerimizle Servis Bankacılığı
hizmetini 2022 yılında da tüm
müşterilerimize sunmaya devam
edeceğiz.
Girişimcilik En Önemli Odak Noktalarımızdan
Teknoloji şirketi ruhu ile faaliyetlerini
sürdüren bir banka olma hedefiyle
çıktığımız dijital dönüşüm
yolculuğumuzda girişimciliği
odak noktamıza koyarak çeşitli iş
disiplinlerini bütüncül bir yaklaşımla
ele aldık. Bu doğrultuda 2021 yılında
hem girişimlerle iş birliği yapan
hem de girişimlere yatırım yaparak
yanında yer alan bir rol üstlendik. Bu
rolün başarıyla sürdürülebilmesinde
ise ana ortağımız Fiba Holding başta
olmak üzere tüm hissedarlarımızın ve
üst yönetimimizin girişimcilik ruhunu
benimsemiş olmasının şüphesiz çok
büyük katkısı bulunmakta.
Fibabanka olarak, girişimci eko
sistemini destekleyerek içinde olmak
ve bu alanda çalışanlarımızla birlikte
değer üretmek bizim için çok önemli.
Bu kapsamda, 2021 yılında Fiba Holding
tarafından başlatılan ve kurum içi
girişimcilik programı olan “Fiba Fikir
Fabrikası”nın bir parçası olmaktan
büyük mutluluk duyduk.
Girişimcilik programlarının yanı
sıra, 2018 yılında faaliyete başlamış
olan, bugün 200’ün üzerinde nitelikli çalışanı kadrosunda barındıran
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı onaylı
Ar-Ge Merkezimizdeki uzman
akademisyenlerle yürüttüğümüz
10 farklı Ar-Ge projemiz ile finans
sektörünün dijital dönüşümüne liderlik
ederek yenilikçi ürün ve hizmetler
geliştirmeye 2021 yılında da devam
ettik.
Finberg’in Dönüşüm Yılı
2018 yılında Bankamızın %100
iştiraki olarak kurulan kurumsal
girişim sermayesi şirketimiz Finberg,
bugün Türkiye’nin önde gelen yatırım
sermayesi şirketlerinden biri haline
geldi. Klasik bir yatırım sermayesi
şirketinden farklı olarak Finberg’in
yatırım stratejisi doğrultusunda, başta
Bankamız olmak üzere Fiba Grubu’nun
tüm şirketlerine değer katacak, birlikte
iş geliştirerek ve sinerji yaratarak
büyüyecek girişimlere yatırım yapmak
2021 yılında da en önemli hedefleri
arasında yer aldı. Odak noktasında
finansal teknolojileri (fintech) ve
perakende teknolojileri (retail tech)
yer alan Finberg, kurulduğu günden bu
yana 14 yatırım yaparak toplam fon
büyüklüğünü 130 milyon ABD doları
seviyesine ulaştırdı. Finberg üzerinden
yapılan yatırımlar ile önümüzdeki
dönemde de önemli iş birlikleri ile
büyümeyi ve alternatif finansal
çözümleri üretmeyi sürdüreceğiz.
Fibabanka olarak, yenilikçi
yaklaşımımız ve dijital altyapı
yatırımlarımızla birlikte
müşterilerimizin hayatlarının her
alanına dokunmaya, mükemmel
müşteri memnuniyeti hedefiyle her
zaman uzun soluklu ve sürdürülebilir
müşteri ilişkileri kurmaya ve bu
doğrultuda ürün ve hizmetler
geliştirmeye önümüzdeki dönemde de
hız kesmeden devam edeceğiz.
Bu zorlu dönemde özveriyle çalışan
tüm çalışma arkadaşlarıma, her zaman
gücünü ve desteğini hissettiğimiz
hissedarlarımıza ve tüm diğer
paydaşlarımıza teşekkürlerimi
sunuyorum.
Saygılarımla,
ÖMER MERT
Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Üyesi